Merhabalar! Bloğuma hiç bu kadar uzun ara vermemiştim. Daha önce anlattığım özel nedenlerden dolayı yoğunum ve yorgunum. Beni merak edip; arayan, soran arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Benimki daha çok gönül yorgunluğu... Başımı alıp bir yerlere gidesim var. Şöyle, kimsenin bana muhtaç olmadığı, kendimle baş başa kalabileceğim bir yerlere... Tercihen de güler yüzlü, saflığını yitirmemiş insanların yaşadığı, küçük bir sahil kasabasına...Sen de çok şey istiyorsun canım, dediğinizi duyar gibiyim. Ne yapayım, artık tükendiğimi hissediyorum. Vücudum yardım çığlıkları atıyor. Aslında bu çığlıkları ben de atıyorum. Ama sorumluluklarımı yerine getirmekten başka çarem yok...
Güya poğaça tarif edecektim. Oysa içimi döktüm. Sizi de bunalttıysam özür dilerim. İşte tam da bu yüzden, epeydir buralarda değildim. Bu ruh halindeyken, içimden bir şeyler yazmak gelmedi. Ama silkelenip, kendimi toplamaya karar verdim. İşe de bu poğaça tarifiyle başlamak istedim.
Büyük bir ihtimalle çoğunuz bu poğaçayı biliyordur. Ben de bir televizyon programında görmüştüm. Ama bu tür şeyleri yapmamaya çalıştığım için denememiştim. Geçenlerde, kızımın doğum gününü fırsat bilip, yapayım dedim. Açıkçası benden de, konuklarımdan da tam not aldı....
MALZEMELER :
3 paket kabartma tozu,
2 su bardağı yoğurt,
1 su bardağı sıvı yağ,
2 çay kaşığı tuz,
4,5 su bardağı un ( Açıkçası gobit ekmekte başıma gelenden sonra ben un ölçüsüne güvenmedim. Kulak memesi kıvamında bir hamur olana kadar, kararınca ekledim.)
1 su bardağı galeta unu ( üzeri için )
Ben içinde lor peyniri ve maydanoz kullandım. Dilediğiniz her türlü harçla olabilecek bir poğaça.
YAPILIŞI :
Yoğurt, sıvı yağ, tuz ve kabartma tozlarını bir kaba alarak, iyice karıştırın. Yavaş yavaş un ekleyerek, kulak memesi kıvamına gelene kadar yoğurun. Sonra ceviz büyüklüğünde( isterseniz biraz daha büyük olabilir) hamurlar kopartarak, elinizde yuvarlayın. İçli köfte yapar gibi, çanak şekline getirin ve içine harcınızı koyun. Ek yeri kapanana kadar elinizle büzün ve yuvarlayın. Her yerini galeta ununa buladıktan sonra, yağlı kağıt serilmiş tepsiye aralıklarla dizin. Yalnız tepsiye dizerken, doldurduğunuz yerin altta kalmasına dikkat edin. Yukarıda kalırsa, poğaçalar çatlıyor. Daha sonra 170 - 180 derecede, önceden ısıttığınız fırında üzerleri pembeleşene kadar pişirin.
Ben pişirmeden önce fotoğraf çekmeyi unutmuşum. Pişince böyle büyüyorlar. Çıtır çıtır görünümlü, yumuşacık,bayatlamayan poğaçalarınız oluyor. Bu ölçüden 36 adet poğaça elde ettim. Siz daha büyük yapabilirsiniz tabii...
Misafirlerimin hiçbiri bu poğaçayı bilmiyormuş. İlk gördüklerinde tatlı kurabiye sandılar. Ama poğaça olduğunu söyleyince şaşırdılar. Dediğim gibi, hepsinden tam not aldı. Eğer henüz denemediyseniz, mutlaka deneyin derim. Hazır hafta sonu gelmişken, keyifli bir kaçamak olur.
Yazmak da, içimi dökmek de iyi geldi doğrusu. Eğer sabredip, yazımı okuduysanız teşekkür ederim. Güzel bir hafta sonu geçirmeniz dileğiyle...
Bu poğaçanın kabartma tozunun fazla oluşu nedeni ile fazla yapamasam da lezzetli ve pratik oluşu hoşuma gidiyor ama son zamanlarda tarifini kaybetmiştim paylaşman çok iyi olmuş canım afiyet şifa olsun.
YanıtlaSilTeşekkür ederim Nevcihan Hanımcım. Ben ilk kez denedim. Gerçekten çok pratikmiş. Lezzeti de cabası... Epey ara verince işe yarar bir şeyle döneyim dedim. Sevgiler...
SilPohacalar nefis gözüküyor.Eve dönünce anneme yaptırıcam :)
YanıtlaSilTeşekkür ederim. Umarım beğenirsiniz :)
SilElinize sağlık pek güzel görünüyor. Sıkıntılar ise her zaman var. Rabbimiz Onu unutmamızı istemiyor.
YanıtlaSilTeşekkürler. Evet her şeyin sonu olduğu gibi, sıkıntıların da sonu var tabii. Ben de bitecek nasılsa diye teselli etmeye çalışıyorum kendimi.
SilMerhaba cnm. bu tarifi denemeyen çok şey kaybetmiş derim geçen seen sürekli yapıp durmuştum hem kolay, hem tadı nefiss afiyet olsun ellerine sağlık.
YanıtlaSilSağol Ayselcim. Ben bunu niye bu kadar geç fark etmişim bilmem. Tesadüfen televizyonda rastlamıştım. Tabii ondan sonra da hemen denemedim. Malum diyet durumları...Sevgiler...
SilEllerine sağlık bir arkadaşım da yemiştim onlar adını 3 karbonatlı poaça koymuşlardı nefis bir lezzet.
YanıtlaSiltarifin eklemene sevindim lazım olunca gelir bakarım tekrar.:) sevgiler.
Teşekkür ederim Hatice Hanımcım. Çok değişik gerçekten. Her zaman beklerim. Keşke aynı şehirde yaşasak da; yapıp, sizlere ikram edebilsem. Sevgiler...
SilSevgili komşum, söz ettiğin durum belki fiziksel bir rahatsızlık değil ama yine de ''geçmiş olsun''diyeceğim. Zaten geçecektir de. Zaman zaman hepimizde olan,beynimizin, ruhumuzun kendini yapılandırma, onarma süreçlerinden birinin doğal sonucu. Aslında aklınıza gelen yöntem çok işe yarayabilir. Bir kaç günlüğüne, günlük rutinden uzaklaşma çok iyi gelir. Yok eğer bu olanaksız derseniz ki çoğu kez sorumluluklarımız,aile hayatımız buna izin vermez, yine de yaşamınızda olabildiğince değişiklikler yapmak işe yarıyor. Örneğin çoktandır görmediğiniz sevdiğiniz dostlarınızı görmeye çaba gösterin.Onlarla park, cafe buluşmaları ayarlayın. Saçınızı yenileyin. İhtiyacınız olmasa da sırf zevkinizi okşayacak ufak tefek alış verişler yapın.Becerikli bir hanımsınız, zevkli bir el işine başlayın ama bunu bir arkadaşınızla birlikte yapın. Seyahat olanağınız varsa, size içten bir davet; işte o söylediğiniz kasaba ve köy burası. Gelin Begonvilli Ev'e, konuğum olun. Sevgili ormanımda yürüyüşler yapıp, balkonumuzda çiçekler arasında köy yumurtalı, taze sütlü, bahçe ürünü reçellerimizle kahvaltımızı yapalım. Bloggerların dedikodularını yapıp, kahvelerimizi içelim:)Tabii ki bu bir şaka!Yani dedikodu faslı dışındakiler gerçek. Yakınlarımızdaki turistik yerlere gider, fotoğraflar çekeriz. Eğer köpeklerimden rahatsız olmazsanız rüya gibi günler geçirir, dostluğun arkadaşlığın tadına varırsınız. O güzel poğaçanızı da birlikte pişiririz:)Bu uzun yorumda , uzun uzun tavsiyelerde bulunmam umarım sizi sıkmamıştır ama emin olun hepimizin zaman zaman yaşadığı durumlar bunlar. Sıkmayın canınızı ve üzmeyin o güzel yüreğinizi. Not:Davetim her zaman için geçerlidir ancak aşırı sıcaklar bastırmadan ciddi olarak düşünün. Sevgiler, selamlar.
YanıtlaSilÇok naziksiniz sevgili komşum. Davetiniz için de, önerileriniz için de çok teşekkür ederim. Köpeklerinizden kesinlikle rahatsız olmam. Tam tersine çok seviyorum onları. Ancak benim bu sıkıntılı durumum kayınvalidemin rahatsızlığıyla ilgili. Çok fazla evden uzaklaşma şansım olmuyor. Birtakım ayarlamalar yapmak gerekiyor. Herkesin kendine göre işi, gücü var tabii. Hastalığının üzerine bir de gittikçe artan asabiyeti yüzünden kimse onunla vakit geçirmek istemiyor. Aslında hayatı hem kendisine, hem de bizlere zindan ediyor. Kendimi bu kısır döngüye kaptırmadan başımın çaresine bakmak gerek. Ne yapalım, bu da geçecek. Zarif davetiniz için tekrar teşekkür ediyorum. Sevgiler...
YanıtlaSilyaa ama diyetteyim yapma :( nefisss
YanıtlaSil:)) Ben deee... Bir tane yiyip, o günü kontrollü geçirmek lazım. Bunlar olmadan da olmuyor ki...
Silçok güzel görünüyor... :)
YanıtlaSilTeşekkür ederim Emine Hanımcım. Sevgiler...
SilTarife bayıldım en kısa zamanda yapacağım.Ve ben de birtane yiyeceğim sindire,sindire ellerinize sağlık.
YanıtlaSilTeşekkür ederim. Yiyin tabii. Bir taneden bir şey olmaz değil mi? Nasılsa sayarak besleniyoruz. Böylece her şeyi yiyebiliyoruz. Sevgiler...
Sil